'Kaybedilen Değerlerimizi Yeniden Geri Kazanacağız'

Kaybedilen Değerlerimizi Yeniden Geri Kazanacağız.

Kaybedilen değerlerimizi hızla geri kazanacağız. Öncelikle başkanlık sistemine geçişle beraber pek çok kamu kurumu eski işlevselliklerini yitirdi. Bakanların ve bakanlıkların neredeyse bir önemi kalmadı. Bugün herhangi bir vatandaşı çevirin, size üç bakanın ismini saymakta zorlanır. Herkesin tek bir kişinin kararını beklediği, sözüne baktığı bir ortamda diğerlerinin bir önemi kalmıyor, silikleşiyor. Biz güçlendirilmiş parlamenter sistemi getirerek işleri yeniden rayına sokacağız. Kurumlara gereken itibarı iade edeceğiz. Bağımsız kurumlara müdahale etmeyecek, işlerin yürümesine, halkın mağduriyet yaşamamasına bakacağız.

Ortak Akıl

Biz altılı masa olarak tüm sorunların ortak akıl ile çözülmesinin taraftarıyız. Ortak politikalarımızı bu ilke üzerine inşa ediyoruz. Çok yol kat edildi. Altılı masanın gösterdiği bu çaba sadece Türkiye’de değil dünyada da örnek olmuş durumda. Bu çaba, ülkemizi demokrasi rayına koyacak bir çabadır.

Tek kişinin her şeyi bildiği sistemler demokrasinin düşmanıdır. Hâlbuki onca akıl, fikir ve tecrübe varken bunlardan faydalanmamak ülkemiz için büyük bir kayıptır. Sanıldığının aksine tek adam rejimlerinde işler hızlı çözülmüyor. Bilakis herkes tek adamın kararını beklediği için işler kilitleniyor. Şuan çoğu bakanlıkta ve kamu kurumunda işler durma noktasına gelmiş vaziyette. İcazet alınmadan kimse cesaret edip adım atamıyor.

Demokrasiler Makul Liderlerin Omuzlarında Yükselir.

Altılı masanın adayının kim olacağıyla ilgili soruları cevaplayan Esen bu konuya açıklık getirdi.

“Altılı masanın birinci önceliği Türkiye’ye güçlü parlamenter sistemi getirmektir. Bu çok yönlü bir çalışmadır. İçinde yeni anayasanın da olduğu birçok konuyu içeren geniş bir alandan bahsediyorum. Anayasa çalışmaları, temel ilkelerde uzlaşı gibi geçiş döneminin nasıl olacağıyla ilgili mutabakat sağlandıktan sonra, altı partinin mutabık olacağı makul bir adayı çıkaracağız. Burada bir parantez açmak istiyorum. Demokrasiler makul liderlerin omuzlarında yükselir. Diğer fikirleri önemseyen, arabulucu olan, uzmanlara kulak asan lider, demokrasilere ilaç gibi gelir. Yumruğunu masaya vuran değil, yüreğini ortaya koyan, duygularıyla değil aklıyla hareket eden, lafebeliği yapan değil, gerçeği söyleyen insan makul insandır. Makul insan gerçekleri beklentilere göre çarpıtmayan aksine gerçeklere göre beklentilerini ayarlayan kişidir.”

Güçlü Parlamenter Sistem

“Altı partinin çalışma grubu bir ayda dört, beş kez toplandı. 60 tane politika başlığı çıkartıldı. Ülkenin derin sorunlarına hızla çözüm üretecek somut adımları içeren yaklaşık 20 başlıkta çok ciddi ilerle kaydedildi. Diğer başlıklarda mutabakat hızla sürmeye devam ediyor. Bu başlıklardan en önemlisi güçlendirilmiş parlamenter sistemdir. Tüm partiler bunda hemfikir oldukları gibi hayata geçirme konusunda oldukça kararlılar.

Güçlü parlamenter sistem derken, eski parlamenter sistemde olan yanlışlıkları, eksiklikleri gideren yeni bir sistemi kastediyoruz. Örneğin eski parlamenter sistemin en çok eleştirilen konusu hükümetin kurulamamasıydı. Bizim getireceğimiz sistemde hükümet çok rahatlıkla kurulacak, eğer yeni bir hükümet kurulması gerekiyorsa var olan hükümet yenisi gelene kadar ülkeyi yönetmeye devam edecek. Böylece iki hükümet arasındaki o kargaşa döneminin oluşması engellenecek. Bir başka önemli değişiklik, en çok oyu alan partiye hükümet kurma yetkisinin verilmesidir. Eskiden cumhurbaşkanı oy oranına bakılmaksızın istediği partiye hükümet kurma yetkisi verebiliyordu. Bu yeni sistemle bu haksızlığı da gidermiş olacağız.”

Ortak adayın kazanma durumunda, ülkeyi tek başına yönetme ihtimali ve geçiş sürecinin nasıl olacağıyla ilgili açıklama yapan Esen bu konuyla ilgili kaygıları giderdi.

Sadece Seçime Değil, Seçimden Sonraki Süreç İçinde Hazırız.

“Şunu tekrar ifade edeyim. Ortaya çıkacak aday altı partinin mutabakatıyla belirlenecek. Dolayısıyla çıkaracağımız aday makul bir insan olacak. Geçiş sürecinde ise altı partinin ortak kararıyla ülke yönetilecek. Kolları sıvayıp seçimden sonraki dönem için yeni anayasa çalışmalarına başladık. Güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçip, ülkemizi bu tek elden yönetim anlayışından kurtaracağız. Önümüzdeki süreçte çok işimiz olacak. Ülkenin demokrasisi için çok çalışacağız. Her kurum için ayrı ayrı çalışmamız gerekecek. Biz DEVA Partisi olarak sadece seçime değil, seçimden sonraki süreç için de hazırız. Seçimin arifesinde yapacaklarımızı adım adım planladık. Güçlü ve uzman kadrolarla üstesinden gelemeyeceğimiz iş yoktur. Allah’ın izni ve milletimizin bize gösterdiği teveccühle emin adımlarla ülkemizi, bulunması gereken saygın konuma tekrar getireceğiz.”